Tekirdağ Yorum

Ordu Üniversitesi Yöneticileri İle Yolculuğumuz Ünye Yunus Emre Üniversitesi Yolunda Adımlarımız

Mustafa Hasan Öz
27 Haziran 2022 17:29
Son Güncelleme: 27 Haziran 2022 17:29

* İnsan evvela kendi içinde, sonra dışarıda mağlup olur.

* İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır?

* Hiç bir insan rastlamadım ki, onda öğrenilecek bir şey bulunmasın.

* Hiç bir şey insan kadar yükselemez ve onun kadar alçalamaz.

* Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.

* Ucuz insanlar üzerine kurduğun hayaller sana pahalıya patlar.

* Okumasını bilirsen, her insanın bir kitap olduğunu göreceksin.

* Değer verdiğin insan senin değerini bilmiyorsa bırak kendi değeriyle kalsın.

*Üstün sayılan insanlara yakından bakınca anladım ki, çoğu herkes gibi insandır.

* Yürekleri daracık bazılarının, ne sevgi sığıyor içine ne insanlık.

HOŞ BİR TEVAFUK

Geçen hafta Ordu’dan İstanbul’a dönüş yolculuğunda iken ORGİ Havalimanında Ordu Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Ali Akdoğan Bey, Sağlık Bilimleri Fakültesi/Sağlık Yönetimi Bölümü hocalarımızdan Doçent Taşkın Kılıç Bey ve Turizm Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Faruk Yüksel Bey ile karşılaştık.

Tanıştık, görüştük ve sohbet ettik. Sohbetimiz Faruk Yüksel Bey ile uçakta yan yana oturduğumuz için biraz daha derin devam etti. İstanbul Havalimanına inince de hocalarımız ile sohbete bir miktar daha devam ettik.

Değerli Hocalarımız anlaşmalı oldukları Sannio Üniversitesi ile işbirliği kapsamını genişletmek ve başka üniversitelerle yeni işbirliği anlaşmaları yapmak üzere İtalya’ya gittiler.

Faruk Hocamız ricam üzerine Benevento’daki Sannio Üniversitesi Rektörü ve yardımcısı ile birlikte çekilen fotoğrafını gönderdi bana.

Taşkın Hocamız’ın kitaplarından “Nasıl Başardılar”, “Hezarfen Eğitim Modeli” ve “Altın Kalpli İnsanlar Ülkesi” kitaplarını yeni almış ve okumuştum. Kendisi ile irtibat kurup tebrik etmeyi düşünürken tevafuk oldu buluşuverdik.

Rektörümüz daha yakın zamanda göreve gelmiş idi. Üniversitede yaptıkları hizmetleri ve yatırımları anlattı, başarılı işler ortaya koyduklarını söyledi ve yeni projelerinden bahsetti. O anda da yeni açacakları İlahiyat Fakültesi’nin binasını inşa etmek üzere yapılan ihale süreci ile ilgili telefon görüşmesini bize de dinleterek yönlendiriverdi.

ORDU ÜNİVERSİTEMİZ VE ÜNYELİLERİN ATTIĞI TEMEL

Ordu üniversitesi 16 yaşında. 17 Mart 2006 yılında kuruldu. Üniversitenin kuruluşunun temellerini Ünyeliler atmıştı aslında. 90’lı yıllarda Ünye’den bir heyet olarak Samsun Ondokuzmayıs Üniversitesi Rektörünü ziyaret etmiştik ve kentimize bir fakülte açmalarını talep etmiştik. Bu girişimler sırasında da geçtiğimiz günlerde vefatının 9. sene-i devriyesi olan merhum Refaiddin Şahin Bey’in bakanlığı sırasında bina konusunda desteğini de almıştık. Ve başarılı olduk. Tarım Bakanlığı, yaptırdığı binayı fakülte olarak kiraya vermişti ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi açılmıştı. Merhum Bakanımız Refaiddin Şahin Beyefendiye Allah’tan rahmet diliyorum. Sonra’dan Ordu Üniversitesi kurulunca bu fakülte Ordu’ya dâhil oldu. Tabi Ünyeliler şimdi Ünye Yunus Emre Üniversitesi çalışmaları yolunda ilerliyorlar. Reşit Erol Bey’in başkanlığındaki dernek büyük bir arazi üzerinde zor da olsa çalışmalarını sürdürüyor. Hayırla ve başarı ile sonuçlanır inşallah. 2040 Müzakere Toplantımızda da bu konuyu gündeme getirmiş ve hedeflerimiz arasında olduğunu ifade ederek halkımızın desteğini almıştık. Toplantımıza davet edilen Dekanımız Prof. Dr. Gürol Özcüre de katılmıştı ve değerli görüşlerini aktararak desteklerini ifade etmişti. Kendisine şükranlarımızı sunuyorum.

Bugün Ordu Üniversitesinin 20 bine yakın öğrencisi var. 3 enstitü, 13 fakülte, 1 yüksek okul ve 10 meslek yüksek okulu bulunuyor. 1500’ü aşkın da akademik ve idari personeli var. Yönetim başarılarını artırmak için gayret gösteriyor, niteliği artırmak için çaba sarf ediyor. Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması (TÜMA) 2021 Raporu sonuçlarına göre d 125 devlet üniversitesi arasında 42. Sırada yer alırken, Karadeniz Bölgesi’nde bulunan 21 üniversite arasında birinci sıraya yerleşmiş durumda.

ÖNEMLİ ORTAK TESPİTLERİMİZ

Birlikte seyahat ederken müzakereler yaptığımız hocalarımızın üniversite için gösterdikleri çabaya şahit oldum ve memnuniyet duydum. Çok önemli bir de tespitleri vardı. Dünya çapında Türkiye’deki projelere destek veren kurumların ortaya koyduğu yıllık bütçenin ancak üçte birinin değerlendirilebildiğini tespit etmişler. Bu üzüntüyü duyarak kendileri de sürekli projeler peşine düşüyorlar ve niteliklerini artırmak için bu desteklere de başvuruyorlar. Tüm kurumlarımızın dikatine de sunuyorum bu arada.

Faruk Hocamız da Rektörümüz gibi Ordulu ve çabalarını bu özellik biraz daha artırıyor. Faruk Bey ile daha geniş sohbet imkânımız oldu. İnsanımızdan, eğitim sistemimizden, ülkemizden, değerlerimizden ve geleceğimizden de bol bol bahsettik, fikirlerimizi paylaştık, görüşlerimizi ortaya koyduk. Genç bir nüfusa sahip ülkemizde, eğitim sistemimizin halen yeterli ve başarılı olamadığı kanaatinde ortak düşünceye sahip olduğumuzu gördük. Gençlerimiz en verimli zamanlarını dört duvarlar arasında yetişemeden ve eğitilemeden geçiriyor ne yazık ki. Ne değerlerimizi öğrenebiliyorlar, ne yetenek geliştirebiliyorlar, ne içlerindeki cevheri ortaya çıkarabiliyorlar ne de okudukları branşlarda faydalı bilgileri tam öğrenebiliyorlar. Öğrenciler ve aileleri kendi çabaları ile ilave çalışmalar yapmaz ise yıllar heba olup gidiyor. Dünyada ne kadar başarılı sistemler var, örnekler var; geçmişimizde çok başarılı örnekler var ama ne yazık ki halen tam bağımsız olamayan ülkemizde en büyük yaramız eğitim sistemimiz.

BİZDEN BİLGİLER

Ben hocalarımızdan çalışmaları hususunda bilgi alırken, kendilerine de on yıldır yaptığımız çalışmalarımızdan bilgiler verdim. Ben de on yıldır İstanbul’da İlim, Kültür ve Eğitim Vakfı (İKEV) yöneticisi olarak kendi mülkümüz olan dört öğrenci yurdunda beş yüze yakın öğrenciyi en güzel şartlarda barındırdığımızı ve eğitilmelerine destek verdiğimizi anlattım kendilerine. Bu hizmetler arasında Tecrübe Konferansları adı altında değerli uzmanları, başarılı insanlarımızı, örnek şahsiyetleri ağırlayıp öğrencilerimiz ile buluşturduğumuzu anlattım. Bu buluşmalarda kıymetli insanlarımızdan konferans, seminer hizmeti alıyoruz, öğrencilerimize tavsiyelerini alıyoruz ve soru cevaplarla faydalı olmalarını sağlıyoruz. Hocalarımızı da bu etkinliğimize davet ettim. Onlar da benim konferans konularımı öğrenince öğrencileri ile beni buluşturmak istediklerini belirttiler. Böylece güzel bir çalışma işbirliği de ortaya koymuş olduk.

KİTAPLARIMIZ

Hocalarıma projelerimizin yer aldığı 2040 kitabımızı da hediye ederek İtalya’ya uğurladık şükür. Hayırlı sonuçlarla dönmelerini umuyorum ve diliyorum.

Kitabımızı halen okuyamayan varsa Ünyemiz, Ordumuz ve Ülkemiz adına çok şey kaybettiğini söylemeliyim.

Taşkın Kılıç Hocamızın kitaplarından “Nasıl Başardılar”, “Hezarfen Eğitim Modeli” ve “Altın Kalpli İnsanlar Ülkesi” kitaplarını okumanızı tavsiye ederim.

 

 

Yorum Yazın